FELSEFE DEFTERİ-6

“Fikirlerin kanatları vardır, kimse insanlara ulaşmasını engelleyemez.” 

                                                                                      İbn Rüşt

Antik Yunan Felsefesi, özellikle Platon ve Aristoteles’in fikirleri, Hristiyan felsefesini beslediği gibi İslam Felsefesine de büyük etkilerde bulunmuştur. 800 yılında Basra’da doğan El- Kindi bilinen ilk İslam filozofudur. İslam dünyasında kelam üzerinden yürümekte olan düşünsel çabanın felsefeye doğru yönelmesini sağlamıştır. Özellikle Aristoteles’in fikirlerini baz alarak teolojik ve dini konuların akıl yoluyla yorumlanması geleneğini başlatmıştır. Kindi’ye göre hakikatin nereden geldiğinin bir önemi yoktur, filozofun görevi hakikati kimin söylediğine bakmaksızın almaktır. Bu fikre sahip olması sebebiyle Antik Yunan düşüncesinin mirasını sahiplenerek orada bulunan hakikatleri de hararetle benimsemiştir. Ona göre rasyonel hakikatlerin bulunduğu felsefe ile peygamberin bildirdikleri arasında hiçbir farklılık bulunmamaktadır. Akıl ile vahyin bilgileri, insanı, bir olan Tanrı’ya ulaştıran yollardır. Kindi’nin felsefesinde Aristoteles merkezi bir yer edinmektedir ancak o Aristoteles’in tüm öğretisini birlikte ele alarak benimsememiştir. Aristo’nun fikirlerini İlm el- mahlukat (fizik) ve İlm el-İlahi (metafizik) olarak ikiye ayırmış, metafiziği maddi varlıklar dışında kalan ve özellikle Allah’ı konu alan bölüm olarak tanımlamıştır. Aristoteles’e en büyük itirazı da Aristoteles’in evrenin ezeli ve ebedi olduğu fikrine karşı evrenin bir yaratıcı tarafından yoktan var edildiği görüşünü benimsemesidir.

Günümüzde sıkça kullanılan evrendeki varlıkların bir sanat eseri oldukları ve her sanat eserinin de bir sanatkâra muhtaç olduğu, onun da Tanrı olduğu argümanının kökeni de El-Kindi’nin fikirlerine uzanmaktadır. Ona göre evrendeki tüm varlıklar sonlu olması sebebiyle evrende sonludur ve bu sebeple muhdestir (yaratılmıştır). Her şey ve evren muhdes olduğuna göre bir muhdise(yaratıcı) ihtiyacı bulunmaktadır, o da Allah’tır. Teolojilere Plotinos’un fikirleri üzerinden geçen Sudur Teorisini kabul eder ve Tanrının evreni yoktan var etmesinden sonra şeylerin aşamalı bir biçimde türediği türümcülük anlayışı ile yaratılışçılığı birleştirir.

Kindi’nin etik ve insan anlayışında belirgin olarak Sokrates etkisi bulunmaktadır. İnsanı ruh ve beden olarak iki ayrı tözden oluşan bir varlık olarak gören Kindi, bedeni olanı,  maddi olan şeylere meyilli yön olarak tanımlar. Maddi olan ise gelip geçici hazlar ve düşkünlükler, sahte iyilerdir. Asıl olan ise ruhun maddi olan sahte iyilerden kurtulması ve onları umursamaz bir hal almasıdır. Bunu insana sağlayacak olan şey de hikmet dediği akıl yoluyla kavradığı felsefi hakikatler ve vahiy yoluyla kavradığı dini hakikatlerin bileşimidir. Kindi ortaçağ batı felsefesine de etki etmiş batıda “Alkindus” ismiyle anılmıştır. Aynı zamanda  astronomi, psikoloji, matematik, kimya ve optik gibi alanlarda da 270’in üzerinde eser vermiş, çağına damga vurmuş bir bilim insanıdır. Astrolojiye de çok yoğun bir ilgi göstermiş ve Abbasi sarayında müneccimlik görevi de yapmıştır. Kindi’nin öncülük yaptığı rasyonalist akım İslam Felsefesi içerisinde daha sonra Farabi, İbni Sina ve İbni Rüşt gibi filozoflar üzerinden daha da genişletilmiş ve detaylandırılmıştır.

Genel kanaate göre İslam Felsefesinin akılcı ve parlak dönemi, İmam Gazali’nin akıl yorumunun önüne sezgisel bilgiyi koyması ve tüm felsefeyi ve filozofları din dışı olarak tanımlamasıyla sekteye uğramıştır. Gazali’nin özellikle İbni Sina’nın felsefesini eleştirdiği “Filozofların Tutarsızlığı” eserine her ne kadar İbn Rüşt “Tutarsızlığın Tutarsızlığı” eseriyle yanıt vermeye çalışsa da İslam dünyasında Gazali’nin fikirleri yaygınlık kazanmış ve felsefeye olumsuz bir bakış açışı hakim olmuştur. Sevgilerle…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Barbaros Sünnetci
Barbaros Sünnetci - 4 yıl Önce

Güzel bir yazı,eline gönlüne sağlık Kemal.

Mualla  K
Mualla K - 4 yıl Önce

Emegine saglık güzel olmuş

NESRIN ŞIMŞEK
NESRIN ŞIMŞEK - 4 yıl Önce

Ellerine, yüreğine, kalemine sağlık.

Saim Kömeçoğlu
Saim Kömeçoğlu - 4 yıl Önce

Bu güzel yazın için yürekten kutluyorum. Felsefenin temel ve başlangıç ilkelerini okumuş özümsemiş birisi olarak metafizik değil materyalist görüşü benimsemiş birisi olarak şu kadarını söyleyeyim emeğine sağlık.