FLÖRT ŞİDDETİ NEDİR?

Şiddet ve türleri üzerine konuşmak, okumak dünyanın birçok yerinde ihtiyaç haline geldi. Her an haberlerde, sosyal medyada şiddet haberleriyle karşılaşıyor ve gün geçtikçe şiddeti hayatımızın her alanında görmeye başlıyoruz. Şiddet en temel haliyle; kişinin ya da herhangi bir canlının bedensel veya ruhsal bütünlüğüne zarar veren her türlü davranış biçimi olarak tanımlanabilir. Bireysel, toplumsal, duygusal, flört şiddeti gibi çeşitli türleri vardır ve oldukça geniş bir yelpazede şiddetin çeşitli örnekleri ile karşılaşırız. Şiddetin hiçbir türlüsünü normalize etmemeliyiz ancak bazı davranışlar, büyütülme şeklimizden, geleneklerimizden ve yaşam biçimimizden ötürü o kadar hayatımızın merkezindedir ki onları şiddet olarak düşünmeyiz ve bizlere çok normal gelebilir.

 Geçen hafta bahsettiğimiz toplumsal cinsiyet eşitsizliği toplum içerisinde psikolojik dayanıksızlık, şiddet ve ayrımcılığa kadar uzanabilen birçok etki yaratmakta ve kadın/erkek olarak kalıplaşmış roller sunmaktadır demiştik. Bu sebeple toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile birlikte çok yaygın olarak görülen flört şiddetini sıklıkla gözlemleyebiliriz. Bazı konulara terimsel bir anlam yüklediğimizde kulağa çok uzak bir şeymiş gibi gelir. Ancak tanımlamak gerekirse; flört şiddeti basbayağı bir şiddet türü ve en içimizden, en yakınımızdan gözlemleyebildiğimiz, maalesef çok sık yaşanan bir durumdur. İçimizi soğutan haberlerde gördüğümüz her cinsel, fiziksel ve sözel istismar maalesef ilişkilerin içinde flört şiddeti adını alıyor. Daha genel tanımıyla, flört şiddeti, çiftlerin flört sırasında birbirlerine sözel, cinsel, duygusal ve fiziksel şiddet ya da şiddet içeren davranışlar uygulaması ve ‘’sosyal kısıtlamalar’’ getirmesidir. Sosyal kısıtlamalar en az diğerleri kadar önemlidir çünkü rahatça gözlemlenebilen somut davranışlar vardır.

Flört şiddeti, partnerlerden birinin karşı tarafa şiddet göstererek egemenlik kurmaya çalışması, kontrol etme ve gücünü gösterme isteğini içerir. İlerleyen teknoloji ile birlikte bu artık sosyal medya alanlarına da etki etmektedir. Bu sayede partnerler bir arada değilken bile birbirlerine baskıcı ve kontrol edici tutumlar sergileyebilmektedirler. Flört şiddeti; psikolojik flört siddeti, sözel/duygusal flört şiddeti ve cinsel/seksuel flört siddeti seklinde üç kategoride tanımlanmaktadır. Araştırma bulgularına göre;

  • Partnerini sürekli telefonla aramak,
  • Kısa mesajlarını ve sosyal medya sayfasında kimlerle iletişim kurduğunu kontrol etmek
  • Sosyal medya hesaplarının şifresini istemek,
  • Video ya da fotoğraf göndermek için zorlamak,
  • Arkadaşlarının önünde küçük düşürücü davranışlarda bulunmak ya da azarlamak
  • Cinsel istismar davranışları sergilemek,
  • Vurmak, tokat atmak, dövmek gibi davranışlar sık görülen eylemlerdendir ve flört şiddeti yaşandığının göstergesidir.

Genelde flört şiddetini gerçekleştiren taraf bunu bilinçli yapmıyor olabilir aynı şekilde karşı tarafta ilişkide neler olduğunun ve kendisine flört şiddeti uygulandığının bilincine varmayabilir. Maalesef partnerin davranışlarını kabullenmek, yok saymak, flört şiddetini çözmeyecektir. Bu sebeple, flört şiddetini önleyebilmek adına;

  • Bireysel sınırları netleştirmek ve sağlıklı bir ilişki ile ilgili bilinçlenmek,
  • Eğer istenmeyen bir durum varsa “Hayır” diyebilmek,
  • Ters giden bir durumda ortamdan ayrılabilmek,
  • Özellikle okullarda genç çiftler arasında yaşanan şiddetin önlenmesi ve azaltılması için onlara flört şiddeti kavramını tanıtmak
  • Kadın ve erkek olarak eşit haklara ve ihtiyaçlara sahip olduğunuz düşüncesini paylaşabilmek
  • Ataerkil (erkek egemenliği) bir düzende büyümenin getirileriyle, öğretilen ve dayatılan kalıpların dışına çıkmayı uygunsuz değil, eşitlikçi bir yaklaşımla görebilmek
  • Hayata dair sorumluluklarını eşit bölüşmek gibi baş etme yöntemleri kullanılması, flört şiddetinin varlığını azaltmak için önemli adımlar olacaktır.

Flört şiddetinin pek çok sebebi olabilir; ilişkide öfkeli bir taraf, sevginin bitmesi ya da bir tarafın aşırı sevgisi gibi ancak bu nedenlerin hiç biri karşı tarafa fiziksel, duygusal veya cinsel şiddet uygulamak için sebep değildir. Toplumumuzda bizlere atfedilen roller, kadın ve erkek olarak ilişkide sahip olmamız gerektiği düşünülen konum ve görevler şiddetin oluşmasına temel atabiliyor. ‘’Seven erkek kıskanır.’’ çok bilindik bir örnek ve bu söylemin arkasında durarak, ne kadar acı haberler okur olduk. Yaşamımız bize ait. Bir alanımız varsa bir sınırı da olmalı. Her birimizin hayatını birer bahçe olarak düşünelim. Bu mülk bize ait, sınırları ve kuralları var. Hiçbirimiz bahçemizde başıboş, ektiklerimizi söken, yıkan parçalayanlar olsun istemeyiz. Eğer bahçemizi kapısı olan bir çit ile örmezsek, bu bahçede herkes istediği şekilde hüküm sürebilir.

Sağlıklı sınırlar koyabilmek dileğiyle…

Sevgiler.

Kaynak: Fidan, F., & Yeşil, Y. (2018). Nedenleri ve sonuçları itibariyle flört şiddeti. Balkan ve Yakın ,

Doğu Sosyal Bilimler Dergisi, 4(1), 16-24.

YORUM EKLE