Bu yıl 4.’ sü düzenlenen İnebolu Heyamola Deniz Şenlikleri Kültür ve Sanat Festivali'nin sunuculuğunu üstlenen İpek Tanrıyar, İnebolu gezisine çıktı. Tarihe tanıklık etmiş pek çok mekanı ve İnebolu’nun doğal güzelliklerini daha yakından görebilmek için ilçenin çeşitli yerlerine ziyaretlerde bulundu. Nezihe Battal kültür evi, Pembe Köşk, Geriş Tepesi ve son olarak da Türk Ocağı’nı ziyaret eden Tanrıyar edindiği izlenimler doğrultusunda duygu ve düşüncelerini İnebolu Postası ile paylaştı.
Tarihten bugüne çok önemli bir yer tutmuş, bu güzel ilçeyi daha yakından tanımak istediğini belirterek, broşürlerden okuduğu bilginin yeterli gelmediğini, en azından Türk Ocağı’nı ve tarihe tanıklık etmiş birkaç adresi ziyaret etmesi gerektiğini düşünerek bu gezintiye çıktığını söyledi.
Türk Ocağı’nda İnebolu ile ilgili tanıtım belgeseli izleyen ve Atatürk’ün şapka nutkunu Türk Ocağı yetkilisi Nurhayat Ergün’den dinleyen Tanrıyar, İnebolu ve Atatürk ile ilgili duygularını dile getirdi; “Böyle özel bir yerde olmak çok güzel. Türkiye’nin her yerini geziyorum yaz aylarında festivaller kapsamında ama Ulu Önder’in ayak bastığı önemsediği, güzel beldeyi özellikle ziyaret etmek ve onun gezdiği yerlerde gezmek, onun çıktığı balkonlarda oturmak muhteşem bir gurur. İnebolu halkının da bu kadar aydınlık insanlar olması gerçekten çok güzel. Buradaki insanların gözündeki ışıktan bunu anlayabiliyorum. Onlar bayraklarına ülkelerine, medeniyetlerine sonsuza kadar sahip çıkacaklar. Bu yüzdende böyle insanların olduğunu bilmek çok güzel.
Milli mücadele dönemindeki İnebolu halkının göstermiş olduğu vatan sevgisi ve bu doğrultuda sergilediği kahramanlıkla ilgili ise “Biz şuanda Kastamonu’dan İnebolu’ya 1 saatlik araba yolculuğunda o virajlı o dağlık yollarda of pof diyoruz, o dönemde araba bulmayı bırakın, karda kışta kağnılarla mühimmat taşımışlar bu nasıl bir iman gücüdür, bu nasıl bir vatan sevgisidir? Bunları okurken, duyarken tüylerim diken diken oluyor. Bu gerçekten insanüstü bir şey. Kelimeler kifayetsiz kalıyor. Az buz bir mesafe değil, dünyanın yolu. Bu gerçekten alkışlanası bir kahramanlık.” şeklinde konuştu.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ten hayranlıkla bahseden Tanrıyar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Atatürk inanılmaz dikkatli bir liderdi, bir kez daha anladım bunu, o dönemde yurtdışına okumaya giden öğrencilere kendi elleriyle teker teker mektup yazıp; biliyorum, gideceksiniz ama geri döneceksiniz, vatanınıza milletinize hayırlı evlatlar olarak burada çalışmaya devam edeceksiniz şeklinde mektupları var, o kadar işinin arasında bunları takip etmek, o insanlara kendini özel hissettirmek bu gerçekten çok önemli bir mesai. İnanılmaz hassasiyetle üzerinde durduğu noktalar vardı.”
Tanrıyar; “Bu tarihe tanıklık etmiş dokuların süratle onarılıp tarihe geri kazandırılması lazım”
İnebolu’da birkaç yeri gezip görme fırsatı bulduğunu belirten ünlü sunucu İpek Tanrıyar, İnebolu’daki tarihi dokuların yaşatılması gerektiğini vurguladı.
“Pembe köşke gittim, Nezihe Battal Kültür Evi’ne gittim. Ve orada Sabri Cebecioğlu’nun çekmiş olduğu Atatürk fotoğraflarını gördüm. İnebolu’yu gezerken bir yandan da üzüldüm. Çünkü İnebolu’da yıpranmış bir doku var. Vaktin yerel yönetimlerinin buna izin vermemesi gerekiyordu. Aşı boyalı evlerin restore edilmesini, tamamının parlamasını canı gönülden istiyorum. Daha fazla betonlaşmaya da müsaade edilmesin, olacaksa da belirli ölçüler dahilinde olsun isteriz. İki aşı boyalı konağın arasında apartman yükseldiği için o tarihi doku korunamıyor. Bu tarihe tanıklık etmiş dokuların süratle onarılıp tarihe geri kazandırılması lazım. Eminim ki bu çalışmaların hazırlığı da yapılıyordur. 4 yılda İnebolu’da çok şey değişmiş eminim ki bundan sonraki yıllarda da bu hassasiyet devam edecektir.”