‘’İstiklal Yolu’nun manevi gücü her şeyi unutturuyor’’

Kastamonu Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği (Kadask37) instagram sayfasından canlı yayın arayıcılığı ile ‘İstiklal Yolu Yürüyüşü’ Söyleyişi programı gerçekleştirildi.

‘’İstiklal Yolu’nun manevi gücü her şeyi unutturuyor’’
banner13
banner3

Düzenlenen canlı yayın programında Kastamonu İl Kültür ve Turizm Müdürü Ziver Kaplan “KADASK Başkanı Dr. Alp Arslan’ın konuğu oldu. Kastamonu İl Kültür Turizm Müdürü Ziver Kaplan, İstiklal Yürüyüşü hakkında bilgilendirmeler de bulundu.

Kastamonu Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği Başkanı Dr. Alp Arslan İlk sorusunu İstiklal Yolu Yürüyüşü İlk ne zaman başlamıştır? diye sordu.

‘İLK YÜRÜYÜŞÜMÜZ 2008 YILININ 27 AĞUSTOS’TA

 İNEBOLU’DAN KASTAMONU’YA OLARAK BAŞLADI’ 

Kastamonu İl Kültür Turizm Müdürü Ziver Kaplan ilk soruyu şöyle yanıtladı: ‘’İstiklal Yolu 1919’da Kuvveyi Milliye’nin Kastamonu’da kurulması ile birlikte ve 19 Mayıs 1919 Atatürk’ün Samsun’a çıkmasıyla birlikte bu yol çok önem kazandı. Herkesin bildiği gibi Atatürk o dönemde İstanbul’dan Samsun’a geçerken İnebolu’ya uğramayı çok istemişti ama hava şartları maalesef İnebolu’ya yanaşmasını mümkün kılmadığı için Samsun’a geçmek zorunda kaldı. Ama İnebolu Limanı en güvenli bir limandı ve daha sonradan bu İstiklal Yolu kurtuluş savaşının başlaması 1922’de sona ermesiyle birlikte sanırım yıllarca unutuldu ve 2007 yılında bu yol Kastamonu Valiliğinin projesi kapsamına alındı. 2008 yılında da dönemin valisi tarafından bir özel bir bankanın sponsorluğunda İstiklal Yolu işaretlendi. İstiklal yolunda gördüğümüz o işaretler İstiklal Yolunun kilometre yol güzergâhını gösteren işaretler özel bankanın sponsorluğunda gerçekleştirildi. 2008 yılında 9 Haziranda bundan 12 önce Kahramanlık ve Şeref Gününün yapıldığı gün biz Kastamonu’dan yaklaşık olarak 22-23 kişi Çuha Doruğu kadar bir yürüyüş yaptık.  Ondan sonra bu yürüyüşü daha da geliştirmek amacıyla 2008 yılının Ağustos ayında Atatürk’ün Kastamonu’ya gelişinin yıldönümünde etkinlikler kapsamına alalım diye bir teklif götürdüm ve teklifi o dönem valisi sıcak baktı. O dönem valimiz bizlere gerekli desteği vermesi ile bunun üzerine çok kıt olanaklar çerçevesinde en kısa zaman da İlk yürüyüşümüz 2008 yılının 27 Ağustos’ta İnebolu’dan Kastamonu’ya olarak başladı. İlk yürüyüşümüzde 110 kişi ile beraber İnebolu’dan Kastamonu’ya kadar yürüdük. Birçoğu da il dışından gelen vatandaşlarımız bulunuyordu ve Kastamonu’dan da 4 veya 5 kişi katılmıştı ve İlk yürüyüşümüz bu şekilde gerçekleşmiştir. ‘’

‘KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞINDAN 50 BİN TL DESTEK VERİLDİ’

İlk yürüyüşümüzden 6-7 ay sonrasında Kültür Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Mahmut Evkuran beni aradı ve yürüyüşü duyduğunu söyledi ve dedi ki ‘ Biz Kuvveyi Milliyenin 90’ıncı yılında böyle bir etkinlik yapmak istiyoruz ve maddi ve Manevi destek vermek istiyoruz. Bu yürüyüşe bizi de katın dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığımız ve bunun üzerine o dönem de 50 Bin TL kadar bir maddi destek sağlamıştı. En yoğun katılımın olduğu yürüyüş 2009 yılında Kuvveyi Milliye’nin 90’ıncı adına yaptığımız yürüyüştür.  O dönem de İlk yürüyüşümüz İnebolu’dan Kastamonu’ya olmuştu. Ondan sonraki ikinci yürüyüşümüz Kastamonu’dan İnebolu’ya oldu.

‘15’İNCİ ATATÜRK VE İSTİKLAL YOLU YÜRÜYÜŞÜ ERTELENDİ’

‘’Bu yıl 15’İncİsİ düzenlenecek olan Atatürk ve İstiklal Yolu Yürüyüşü maalesef Korana virüs salgını tedbirleri kapsamında mümkün olmadı.  Daha ileri ki tarihlere ertelendi. ‘’

‘İLK ZAMAN Kİ YÜRÜYÜŞÜMÜZDE ÇOK SIKINTILAR ÇEKTİK ‘

İstiklal Yolu Yürüyüşümüzde yemek sorunu çözememiştik, sandviç arasına kumanyalarla arkadaşlara sabahtan veriyorduk ve sabahtan akşama kadar sırt çantalarında kumanyayı ile beraber yürüyorlardı.  En uygun öyle vakti nerede durursak orada çantalarından sandviçlerini çıkartıp yiyorlardı. Yine sabahları aynı şekilde öyle dört dörtlük bir mutfak hizmeti veremiyorduk. Kamp kurduğumuz yerlerde tuvaletler yoktu o zamanlar, duş yerleri yoktu ama çok şükür bugün bunların hepsini aşmış durumdayız. ‘’

 ‘’İSTİKLAL YOLU’NUN MANEVİ GÜCÜ

 GERÇEKTEN HER ŞEYİ UNUTTURUYOR’’

‘’ Bugün Kurtuluş Mücadelesi İstiklal Yolunda kurtuluş mücadelesi sonucu doğdu. Atatürk’ün o zamanlar Anadolu’ya çıkışı ve Anadolu’da ne gibi bir sorunlar ile karşılaştığını hepimiz biliyoruz. Yıllar sonra bu İstiklal yolu yürüyüşünü yaparken de şunu özellikle belirteyim öncelikle o dönemdeki İnebolu Belediye Başkanımız, ondan sonra kaymakamlığımız yine Küre, Seydiler Belediye Başkanlarımız her şeyden önce o dönemin rahmetli valisi Mustafa Kara valimizin çok büyük destekleri oldu ve birçok sorunundan onun sayesinde çözdük. Biz ilk yürüyüşümüzde vatandaşlar tarafından bize nerden geldiler, bunlar turist mi? , kafayı mı yedi, işiniz mi yok, niye yürüyorsunuz, gidin başka yerde yürüyün diyenler oldu. Bizim İstiklal Yolunun maalesef şuan ki toplam 100 km yakın olan İstiklal Yolu güzergâhının maalesef şuanda 70-80 kilometrelik bir kısmı stabilize asfalt olmuş ve bazı yerler de maalesef başka karayolu geçtiği yerler tahrip edilmiştir. Bizler de kendimize asfalttın dışarından yerler belirleyerek o yolu kullanmaya başladık. İstiklal Yolu’nun manevi gücü gerçekten her şeyi unutturuyor. Tüm olumsuzlukları bir kenara bıraktırıyor ve diyorum ki iyi ki bu yürüyüşü gerçekleştirmişiz. ‘’

‘İNEBOLU HALKININ KARANFİL VE GÜL JESTİ’

‘’2010-2011 yılında Atatürk ve İstiklal Yolunda İnebolu’ya inerken İnebolu’daki halkın coşkusu ve açtığımız bayrakları üzerine o evlerden karanfillerin ve güllerin atılması muhteşem bir coşkuydu. O zaman kadar bize endişe ile bakan niçin yürüyorsunuz diyen insanların bunu kabullenmesi bunu benimsemesi ve bu şekilde jest yapması bizi en çok mutlu ediyordu. Bu da bizi çok etkiliyordu. Karşılamaya baktığımız da sanki savaşta zafer kazanmışız gibi bizi kutladılar. Bu da bizim için harika bir duyguydu. ‘’

 ‘TÜRKİYE’DE EN ÇOK YOĞUN OLARAK

YÜRÜNEN YOLUMUZ İSTİKLAL YOLU’DUR’

İl Kültür Turizm Müdürü Ziver Kaplan; ‘’ Kastamonu’da İstiklal Yolu Yürüyüşünde zaman zaman bize yansıyan ise yürüyüşçüler bize telefon açarak biz diyorlar İstiklal yolunun belirli bir etabını yürüyeceğiz veya hepsini yürüyeceğiz diyen oluyor. Bu kişiler Kastamonu’ya gelerek yürüyorlar. Ama İstiklal yolunda örneğin Libya gibi yürüyenler yok. Bizim en çok Türkiye’de yoğun olarak yürünen yolumuz İstiklal Yoludur. Türkiye’de hiç kimse en uzun mesafe 4 gün boyunca en yoğun katılımın olduğu yol İstiklal yoludur. Kışın Kastamonu’ya İnebolu’ya gelip’te ben yürümek istiyorum diyen herkese yol açıktır. Bunun dışında bazı Turlar İnebolu’ya geziler düzenleyerek İstiklal Yolu’nun belirli kısmı yürünüyor ve ayrıca da bunun tanıtımına da başlandı. ‘’

‘KIŞIN 320 KİŞİ İLE BİRLİKTE YÜRÜDÜK’

‘’Atatürk ve İstiklal Yolunda 2017 yılında kışın yaklaşık olarak 320 kişi ile birlikte yüründü. Kışın bundan önce 2012 yılında sadece ‘Şerife Bacı Yürüyor’ yürüyüşünde yaklaşık 22 tane bayan İnebolu’ya gelerek yürümüştü. O zaman ki kış şartları çok ağırdı ve kamp alanında hava ısısı -30’lar da ve bu durumda çadırlarda kaldık.  Kayseri’den gelen 10 kişilik bir grup tam 36 saat karın altında kaldılar buraya gelmek için mücadele verdiler asla geri dönmediler. Ayrıca’ da kışında Şerife Bacının önümüzdeki yıl şehit oluşunun 100. Yılında seneye de böyle bir yürüyüş yapmayı düşüyoruz.  ’’

 ‘TÜRKİYE CUMHURİYETİ VAR OLANA KADAR İSTİKLAL YOLU’DA VAR OLACAKTIR’

’’Atatürk ve İstiklal Yolu Yürüyüşünde biz polis ve askerimizden, UMKE’den , AFAD’dan çok büyük bir destek aldık ve hepsine çok teşekkür ediyorum.  Biz İstiklal Yolu Yürüyüşünde çok büyük bir maddi ve manevi destek aldık. Kastamonu merkez, Küre, Seydiler, İnebolu’da yerel yönetimler bize maddi ve manevi destekler sağladılar bizlere,  Kastamonu’ya gelen her valimiz bizlere büyük destek sağladılar. Biz bu işe bir fikir ile başladım ve ilk başlarda birkaç kişi vardı Kastamonu’dan gelen solsunlar dışardan gelenler de bizde çok büyük destek oldular.  Şüphesiz STK’larında bu konu da desteğini istedik. Keşke tüm STK’lar bu konuya duyarlı olsalar. Eminim ki de bundan sonra duyarlı olacaklardır ve el betteki birlikten kuvvet doğar, mutlaka ve mutlaka bundan sonraki yürüyüşler de STK’lardan destek alacağız. Diğer kulüp ve derneklerden yine destek alacağız ve Türkiye Cumhuriyeti var olana kadar İstiklal yolu da var olacaktır. ‘’

‘İNEBOLU’DAN CEPHANE GELMESE KURTULUŞ

MÜCADELESİNİN BAŞARIYA ULAŞMA ŞANSI YOK’

’’ İkiçay Köprüsü iki tanedir. Bir tanesi yeni restorasyonu edilen bizim girişimlerimiz ile Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen bir köprü var İkiçay köprüsü Küre’dedir. Diğeri de İnebolu’nun çıkışında yaklaşık 3 kilometre çıkışta olan iki çay köprüsü vardır. Küre’deki ikiçay köprüsü 9 Haziran’da iki tane yunan gemisinin İnebolu’yu bombalaması ve İnebolu halkı yiğit direnişi sonucu onlara fırsat vermiyorlar, karşılık veriyorlar ve o düşman çizmelerinin İnebolu’ya ayak basmasını engelliyorlar. İnebolu’ya ilk cephanenin gelişi 28 Ağustos 1920’dir. Cephaneler taşınırken çok yoğun bir o gün yağış oluyor ve Küre’deki ikiçay köprüsü maalesef o yağışın etkisi ile oluşan sele dayanamayarak köprünün ahşap kısmı sel sularıyla yok oluyor, bunun üzerine cephanelerin taşınmak için başka seçenek de yok ve o zaman Küre’de bir tane genç yüzbaşı var, Küreli ve Ankara’ya telgraf çekiyor. ‘Cephaneler karşı tarafta kaldı, bu cephanelerin mutlaka karşı geçmesi lazım ne yapalım diyor’ Mustafa Kemal’de diyor ki ‘ ‘hemen köprüyü onarın’, sabaha kadar ağaçları kesiyorlar ve ağaçları kesip köprünün üzerine döşüyorlar sonra karşı taraftaki hemen topların, tüfeklerin ne kadar ağır makine var ise parçalarını söküp teker teker, karşıya geçiriyorlar ve bu şekilde mücadele ile başarıya uğraşıyorlar. İnebolu’dan cephane gelmese kurtuluş mücadelesinin başarıya ulaşma şansı yoktu. İnebolu’ya cephanenin gelişinin 100’üncü yılında İnşallah Atatürk ve İstiklal Yolu Yürüyüşümüz gerçekleşir ve çok yoğun bir katılım olacağına inanıyorum. İnşallah hep birlikte bu güzelim maneviyatı tekrar yaşarız. ‘’ dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER