Bayram Kutlaması ve Kaymakam

Kurban Bayramı kutlaması yaptı ilçe kaymakamı öğretmenevinde.

     Yaklaşık 25 dakika tek tek sakin ve ölçülü kelimeler kullanarak cümlelerini tamamladı.

Benim için bu konuşmanın üzerinden 1 ay geçse de bir ilçe kaymakamının idare amirleri STK lar ve insanların karşısında kullandığı cümleler çok önemli ve değerli.

     Konuşmalarında, bir ilçe idarecisinden daha fazla sanki bir ilçe başkanı edasıyla birçok şeye parmak bastı, ya da ben öyle gördüm.

Sayın Abdullah Atakan Atasoy konuşmasında, İnebolu’nun turistik açıdan sahilin bir numaralı ve en büyük ilçesi olduğundan söz etti.

   Gerçekten güldüm.

   Mesela liman içine yapılan plaja çocuklarınızla gidin, orası sağlıklı, orasının deniz suyunun tahlilini yaptırdım, tertemiz, orada denize girin diyemedi, Boyranaltına atık atılmıyor, sahil boyunca soyunma kabini şezlonglar şemsiyelerle birlikte, tam sahil havası var,  orada denize girin de diyemedi, ama Özlüce sahiline plaj yapmaktan söz etti. Daha 2 yıl önce Özlüce Sahili için Mavi Bayrak projesi sözü veren kendisi, Özlüce sahilinde denize girmeyen de kendisi. Diğer taraftan Mavi Bayrakla ilgili en küçük bir gelişmeyi şimdiye kadar açıklamayan da kendisi.

     Bayram tatiline ilçe dışından gelen birçok kişinin " hangi turizmden söz ediliyor, hala köprünün altından denize 2 tane borunun içinden neyin aktığı belli değil, Çevre Şehircilik Bakanlığını temsil eden ilçe idarecileri niçin buna izin veriyor, biz kime güveneceğiz, denize başka yere gitmek zorunda kalıyoruz", dediğine şahit oldum.

DENİZ ŞENLİKLERİNE DIŞARIDAN KİMSE GELMESİN

İlçe Kaymakamı olarak belediye başkanının yaptığı çalışmalara övgüler yağdırdı.

Konuşmasının deniz şenlikleri bölümünü yanlış anlamış olabilirim diye ses kaydını 5 defa dinledim.

Aynen şunu söyledi; Festival yapmayalım bu sene, dışarıdan kimse gelmesin, bizim halkımız yüzsün, yarışsın, dışarıdan geleceklere ihtiyaç yok, deniz şenliklerini yerel halkımızın katılacağı, sen ben bizim oğlan yapalım, eğlenelim gitsin.

Çok ilginç, bir ilçe kaymakamı dışarıdan geleceklere ihtiyaç yok diyor.

Ve aynısı oldu.

Diğer ilçelere ve il merkezine reklam yapılmadı. Festivale zaten gerek duyulmadı.

İlçenin gidişatından memnun olmayan ilçe esnafı ise İnebolu’nun dışarıdan geleceklerle dolup taşmasını istiyor.  

TÜRK OCAĞI İSTİKLAL MÜZESİ OLACAK

Sayın İlçe Kaymakamının konuşmalarından en çok korktuğum, Türk Ocağı Binası’nın adının değişmesi oldu.  Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansına hazırlanıp ve 1313 537.66 TL (Bir milyon üçyüz onüç bin TL) onaylanan projede binanın adı çok önemli.

İlçenin turizm potansiyeli olarak gezilecek görülecek kategorideki Atatürk'ün Şapka nutkunu söylediği ve herkesçe Türk ocağı ve Atatürk müzesi olarak bilinen tarihi binanın adının “İNEBOLU TÜRK OCAĞI BİNASI İSTİKLAL YOLU MÜZESİ” olarak değiştirilmesi,  yani Atatürk ve şapka nutku isminin ikinci plana atılmasının çok garip olduğunu düşünüyorum.

İNEBOLU SAHİLİN BİR NUMARALI İLÇESİ

    Sahilin turizm açısından bir numaralı ilçesiyiz derken, bu sözü kullananlar acaba gereğini yerine getiriyor mu bir de ona bakmalı.  İlçeye gelen her kişiye önerdiğimiz Tarihi Geriş Tepesi acaba ne durumda. Boyran Kalesi Apeş Tepesi ne durumda. Karadeniz İlkokulu ve aşı boyalı evler ne durumda.

GERİŞ TEPESİ SAHİPSİZ

  İlçe Kaymakamı Türk Ocağı’nın yerine Geriş Tepesine proje hazırlasa ve ağırlık verse çok daha iyi olur diye düşünenlerdenim.

Çünkü kendisinin 2 yıl önce burayı arkeolojik sit alanı yaptık demesinden sonra buraya çivi çakılmadı. Bırakın çiviyi el sürülmedi. Eski tarihi yol içler acısı. Manastırın bulunduğu yere bakılmadığı ve sahipsiz kaldığı için defineciler kazmadık yer bırakmadı. Zirvede ki yolunu sorarsanız söyliyeyim, aracınızı oraya sürmezsiniz. Çöp atacak bir tane konteynır yok. Geriş Kafenin sahibi çöplerini çarşıya taşıyor.

Boyran Kalesi daha da berbat. Adı unutulmuş durumda. Apeş Tepesi zaten gündemde yok.  

İSHAL BULANTI KUSMA

Geçen yıl Boyran suyuna deniz suyu karışıyor diyen ilçe kaymakamı, bu yıl temmuz ayında devlet hastanesine 400 kişinin yaptığı ishal, kusma, bulantı şikayetleri karşısında ne yapıldığını açıklamadı.

Cemal İlyasoğlu’nun İlçe Kaymakamlığından yazılı olarak talep ettiği içme suyu analiz raporlarına cevap Toplum Sağlığı Merkezi ve Belediye’den kamuoyuna paylaşamayız şeklinde gönderildi.

Deniz suyu analiz raporları Sağlık Bakanlığı İnternet sitesinde temiz olarak yayınlandı.

İlçenin en önemli talebi temiz su ihtiyacıyken, vatandaşlar hala Erkekarpa Köyündeki su kuyruğundan kurtulamadı.

KAPANAN CEZAEVİ

Sayın kaymakam kaymakamlık toplantı salonunda bir buçuk yıl önce cezaevinde mahkum sayısı 200 ün altına düştüğünde sizin önünüze ben düşeceğim derken, kapanacak haberlerini yapanlar art niyetli ve provakatörler açıklaması yaparken, kapısına kilit vurulan cezaevinden hiç söz etmedi.

ASİL MEB MÜDÜRÜ ATAMASI

Sayın kaymakamın konuşmalarından belediye başkanının çalışmaları doğrultusundaki en çok beğendiğim konu, ilçeye yeni bir asil MEB müdürünün atanacak olması oldu. İnşallah bir terslik olmaz. Çünkü geçen yıl da İnebolu’ya asil MEB müdürü ve 2 tane de şube müdürü ataması yapıldı. Ancak bu kişilerin esamesi okunmadı ve İnebolu’ya gelmediler.

4 YILDA 650 ÖĞRENCİ ve 4 MEB MÜDÜRÜ GİTTİ

Her ne kadar sahilin en büyük ilçesi olma ünvanı dile getirilse de Sayın Kaymakamın İnebolu’ya ayak bastığı 2015 yılında okulların zilini 3821 öğrenci ile çalarken

2019 yılında 3167 öğrenci ile eğitim yılına adım attığı, 654 öğrenci kaybı yaşandığı gerçeği ortadadır. Öğrenci sayılarının azalması nedeni ile meslek liselerinin birleştirilmesi ise başka bir gerçek.

Diğer bir gerçek ise İnebolu 4 yılda 4 Meb müdürü değiştirdi. Bu gerçeklerden kim ne anlar kim ne çıkarır bilemem ama eğitimde kan kaybının devam ettiği ortadadır.

MÜDÜRLÜK 1.5 YILDIR BEKLİYOR

Sayın İlçe Kaymakamı atıl durumda ki Eski Tarihi Cezaevinin “İstiklal Yolu Milli Park Müdürlüğü” yapılacak açıklamasının üzerinden tam bir buçuk yıl geçti. Hatta İktidar milletvekillerinden il başkanına, ilçe başkanından mülki idarecisine, ticaret erbabından muhalefetine kadar herkes bir buçuk yıldır bu müdürlüğün İnebolu'ya yapılmasının daha uygun olacağı ile ilgili methiyeler sunuyor, fetvalar veriyor. Hele hele son günlerde yoldan geçene aman buraya yapalım milli park müdürlüğünü, her yerde dile getirin diye başkalarına yakarışmaya başlandı. Hatta sayın belediye başkanı ilgili bakana bizzat iletti konuyu. Ancak aradan yine 1,5 ay geçti ortada yine bir gelişme yok, neyin niçin beklendiği anlaşılmış değil.

TEBRİKLERDEN İŞLERE KANALİZE OLAMIYOR

En çok güldüğüm bölümlerden bir tanesi de Sayın Atasoy’un Belediye Başkanının hala tebrikleri kabul etmekten işlere kanalize olamadığını belirttiğini söylemesi, ardından da salondakilerden “artık belediye başkanını rahat bırakın” talebinde bulunması.

Çok güldüm. Mazbatayı alalı tam 4 ay geçmiş, Sayın Belediye Başkanı tebriklerden başını kaldırıp işlere kanalize olamamış. Gülünmeyecek gibi değil. İçimden katıla katıla güldüm. Sanki salondakiler Tiiiye alınıyor.

İlçenin en çok hizmete ihtiyaç duyduğu, belediyenin de artık iktidar partisine girdiği süreçte projelere bir an önce başlanması gerekirken tebriklerin kabulü yüzünden 4 ayımızı harcamışız.

KATILIYORUM VE DESTEKLİYORUM

Kaymakamla Belediye Başkanı ilçeye hizmet noktasında uyumlu çalışmak zorundadır. Bu cümleye çok katılıyorum ve destekliyorum. Çünkü bir önceki ilçe kaymakamı Dere içi düzenlemesini, Kurt Köyü Sanayi arsasının sanayi arsasına dönüştürülmesi, ilçe tanıtımları için girişimler gibi bir çok adımı, AKP ilçe Başkanı ve Belediye Başkanı uyumu ile çözdü.

Vatandaşın beklentisi icraatların ve projelerin uygulanmasında artık engel kalmadı. Çünkü Belediye AKP, iktidar AKP, il Genel Meclis Üyeleri AKP ve onlarla tam uyum içinde çalışacak bir ilçe idarecisi.

Artık her şey çözülmeli ve icraat zamanı….

YORUM EKLE
YORUMLAR
Ayse Kumru Bozkurt
Ayse Kumru Bozkurt - 5 yıl Önce

Inebolu için üzgünüm.gelisecegi yerde geriliyor.